CHP’li Tuzla Belediye Başkanı Av. Eren Ali Bingöl’dün, belediye personelinin özel hayatını ihlal edecek bir talimat verdiği öğrenildi. CHP’li avukat başkanın verdiği talimatın Danıştay kararına aykırı olduğu ortaya çıktı.
Haber7 – ÖZEL
31 Mart yerel seçimleri sonrası Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanları eş-dost ve akrabalarını belediyelerde işe alarak liyakatsiz atamalarla gündem olurken CHP’li bir belediye başkanı da tepki çekecek bir karara imza attı. CHP’li Tuzla Belediye Başkanı Av. Eren Ali Bingöl, personelinin özel hayatını ihlal edecek kanuna aykırı bir talimat verdiği ortaya çıktı.
PARMAK İZİ VE YÜZ TANIMA ZORUNLULUĞU
Tuzla Belediye Başkanı Av. Eren Ali Bingöl, belediye personeline mesai giriş ve çıkışlarında özel hayatın gizliliği ve kişisel verilerin korunmasına aykırı olan “parmak izi – yüz tanıma” zorunluluğu getirdi. Kamusal veya özel fark etmeksizin, çalışma alanlarında parmak izi, yüz tanıma gibi sistemlerinin kullanılması Anayasa ve Danıştay kararına aykırıyken CHP’li avukat başkan, çalışanların biyometrik verilerini toplama kararına imza attı.
VERİLERİN NE YAPILACAĞI BİLİNMİYOR
Tuzla Belediye Başkanı Av. Eren Ali Bingöl’ün imza attığı kararda, “Parmak izi/yüz tanıma muafiyeti bulunan ve yukarıdaki kapsamda anılan personelin, muafiyet izinleri 10 Mayıs 2024 itibarıyla kaldırılacaktır” ifadeleri dikkat çekti.
Kişisel Verilerin Korunması Kanununca, parmak izi, göz taraması ve yüz okutma kayıtlarının, kişisel verilerin özel nitelikli hali olduğundan dolayı kanunda bu verilerin işlenebilmesini de özel izin şartına bağlı. Ancak Tuzla Belediyesi’nde yaşanan skandalda ‘özel izin muafiyetinin’ kaldırılması tepki çekti.
CHP’li başkanın bir hukukçu olmasına rağmen kanunlara aykırı hareket etmesi tepki toplarken biyometrik verilerin neden talep edildiği, nasıl depolanıp ne şekilde kullanılacağı bilinmiyor.
ÖRNEK DANIŞTAY KARARLARI DİKKAT ÇEKTİ
Konuya ilişkin geçmişte yer alan örnek danıştay kararları ise dikkat çekti. Danıştay’ın 2018 yılında verdiği karara göre, kişisel verilerin gizliliğine saygı gösterilmesi gerektiği ve yüz tanıma sisteminin özel hayatın gizliliğini ihlal ettiğine karşın hukuka uygun bulunmadı. Bir başka örnek karar ise 2017 yılında verildi. Danıştay kararına göre, personelin yüz tanıma sistemi ile mesai kontrolünün yapılması temel hak ve hürriyet sayılan özel hayatın gizliliği kapsamında değerlendirildiği ifadeler yer aldı.