Milletvekili Mustafa Bilici’den Hâkim ve Savcıların Askerlik Durumuna İlişkin Dikkat Çeken Soru Önergesi
İzmir Milletvekili Mustafa Bilici, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunduğu yazılı soru önergesiyle, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’e hâkim ve savcıların askerlik yükümlülüğüne dair önemli sorular yöneltti. Bilici, 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişiminin ardından yargı teşkilatında oluşan boşlukların genç kadrolarla doldurulmasına dikkat çekerek, bu personelin askerlik yükümlülükleriyle ilgili uygulamaların şeffaf biçimde açıklanması gerektiğini vurguladı.
Bilici’nin önergesinde yer alan değerlendirmelere göre, darbe girişiminin ardından görevden uzaklaştırılan yargı mensuplarının yerine çok sayıda genç hâkim ve savcı ataması yapıldı. Bu atananların önemli bir kısmının henüz askerlik hizmetini yerine getirmemiş kişilerden oluştuğunu belirten Bilici, bu nedenle söz konusu kişilerin askerliklerinin 35 yaşına kadar ertelendiğini ve genel olarak 31 Aralık 2026 tarihine kadar süre tanındığını ifade etti.
Milletvekili Bilici, bu kapsamda Milli Savunma Bakanlığı’ndan şu sorulara yazılı yanıt verilmesini istedi:
1.15 Temmuz 2016 sonrası atanan ve askerliği ertelenen hâkim ve savcı sayısı kaçtır? Bu kişilerin yaş ortalaması nedir ve askerlik erteleme süreleri hangi aralıkta değişmektedir?
2.31.12.2026 tarihine kadar askerlik erteleme hakkı tanınan hâkim ve savcı sayısı nedir? Bu tarihten sonra yükümlülüklerini nasıl yerine getireceklerine dair bir çalışma yapılmakta mıdır?
3.Görevleri sırasında kolluk kuvvetlerine emir veren hâkim ve savcıların, askerlik görevinde bu kuvvetlerin emrine girmesi kurumsal yapı açısından bir çelişki oluşturmakta mıdır? Bu konuda alınmış idari veya yasal tedbirler var mıdır?
4.Polis memurlarına uygulanan ve belirli bir hizmet süresinden sonra askerlikten muafiyet sağlayan sisteme benzer bir uygulama, hâkim ve savcılar için de gündemde midir? Böyle bir yasal düzenleme planlanmakta mıdır?
5.Bedelli askerlik başvurusunda bulunan hâkim ve savcı sayısı kaçtır? Bu kişilerin görevden ayrılmadan, kışla dışında ve görev süresine entegre şekilde askerlik yapabilmeleri için bir model üzerinde çalışılmakta mıdır?
6.Askerlik yükümlülüğünü görev süresiyle ilişkilendiren, kışla zorunluluğunu kaldıran ya da göreve entegre biçimde uygulanabilecek alternatif modeller üzerinde Bakanlık tarafından bir çalışma yürütülmekte midir?
7.Adalet teşkilatında çalışan ve henüz askerlik yapmamış personelin motivasyonunu ve kurumsal devamlılığı korumak adına özel bir düzenleme yapılması düşünülmekte midir?
Mustafa Bilici, önergesinde ayrıca yargı mensuplarının görevlerinin niteliğine dikkat çekerek, bu kişilerin askerlik hizmetinde karşılaşabilecekleri rol çatışmalarının ciddi bir kurumsal ve idari sorun doğurabileceğini belirtti. Özellikle kolluk kuvvetlerine emir verme konumunda olan bir hâkim ya da savcının, askerlik hizmeti sırasında aynı yapıya tabi olması, adalet mekanizması içinde çelişkili durumlar yaratabileceği gibi, personel motivasyonu ve görev verimliliği açısından da olumsuz sonuçlar doğurabileceğine işaret etti.
Bilici’nin gündeme getirdiği bu sorular, sadece bireysel yükümlülüklerle ilgili değil; aynı zamanda adalet ve güvenlik sistemleri arasındaki dengeyi ilgilendiren, sistemsel etkileri olan konular olması sebebiyle dikkat çekiyor. Milletvekilinin önergesi, özellikle 2026 sonrasında doğabilecek yükümlülük krizlerinin önceden ele alınması gerektiğine işaret ediyor.
Bu önergeyle birlikte, Milli Savunma Bakanlığı’nın bu hassas konuya nasıl bir yaklaşım geliştireceği ve olası düzenlemelerin kamuoyuyla ne zaman paylaşılacağı merak konusu haline geldi.